-
Mayıs Şarkıları
Mayıs ayının ötekilerden daha karizma, daha kuul bir hâli var hep. Birçok yerde sezon biter, yaz başlar, türlü buluşmalar, başlangıçlar ve sonlar bu aya denk gelir. En sevilen uzun aydır. Mayıs bitince, yazın üç aylarının göz açıp kapayıncaya dek biteceğini bilirsiniz eğer yeterince pesimist iseniz, değilseniz yaz geliyor diye sevinirsiniz, üzülmeyin canım. Mayıs denilebilir ki…
-
Söyliciiz
2020’nin son günü vesilesi ile bu yıl en çok dinlediğim 5 yabancı şarkının, en sevdiğim kısımlarını yazacağım. Amma da kıytırık laf oldu. Neyse. Canım bunu yapmak istedi. 1-Morrisey – “We’ll Let You Know” Şarkıyı nerede duyduğumu çok hatırlamıyorum. (Bir ihtimal Mid90s filmi diye düşünüyorum.) Zaten zınk diye şu aşağıda yazacağım şekilde başladığı için, benim sevmeme…
-
Kafama Göre Şarkı Çevirileri #5 – “Mr. Blue – Catherine Feeny”
Nasıl oldu bilmiyorum. Aslında biliyorum. Evet evet. Aklıma düştü. Önceleri yazan, epey sevdiğim -belki de hayranlık demek daha doğru- bir blog yazarının sitesine girdim, kapatmadığını görünce sevindim, profiline dokundum, pa-pardon tıkladım. Takip ettiği blogların hepsine tıkladım, tek tek, ki bu en az yarım saatimi aldı, ve sonra hâlâ açık olanları sekmede bıraktım, ötekileri tek tek…
-
Kafama Göre Şarkı Çevirileri #4 – “I Contain Multitudes – Bob Dylan”
Eskiden, idolüm de diyebileceğim seviyede sevdiğim çok fazla sanatçı vardı. Küçüklüğümü düşünüyorum mesela sporcular (evet, sanatçı sporcular) çok fazla yer kaplıyordu: Hagi, Jordan, Iverson, Ronaldo… Sonra biraz büyüdüm oyuncular aldı yerini Al Pacino, Al Pacino ve Al Pacino. Daha sonra kurmaca yazarları, sonra sonra filozoflar ve şimdilerde psikiyatrları seviyorum… Ama bütün bunları içinde barındıran biri…
-
Yemek Yaparken Tutturulması Gereken Parçalar
Zannediyorum Ali Gül ile ikinci çalışmamdı. O gün de yağmur var mıydı anımsayamıyorum. Birkaç demo tam da istediği gibi gitmemişti. Olmadık yerde nefes alıyor, bilinmedik yerde duraksıyor, kavşakları duraklar hak getiriyordu. Bizden, daha doğrusu benden bıkmış olacak ki stüdyonun arkasındaki salona doğru yollandık. “Marş, marş!” Bunca yolu söylev dinlemek için mi geldim diye söylenmek üzereydim. Koltuklardan…
-
Dirim Ortaklarımız #1 – Bazı Türkçe Şarkılar ve Sözleri
Bu Son Olsun şur’da da bahsettiğim içkili muhabbet akşamından sonra değişmez şarkımız, dirim ortaklarımızdan biri haline geldi. Değişmez şarkı, dirim ortağı olma nedeninden bahsetmek istiyorum sizlere bugün. (2 sene geçmesine rağmen yazının üstünden, bugün bile aynı şekilde hayatıma dokunması ise ayrı başlıkta tartışılabilir.) Öncelikle, yaradılışımız gereği üzünçlü gençler olduğumuzdan, üzünçlü yetişkinler olacağımızdan, üzünçlü yaşlılar olacağımızdan… Hatta…
-
Kafama Göre Şarkı Çevirileri #3 – “Littlest Things – Lily Allen”
Bu da neyin motivasyonu bilmiyorum. Sabaha kadar çeviri yaptığım yetmiyormuş gibi bir de “kafama göre” olanını, Türkçe’ye çevirmekle uğraşıyorum hahaha. Aslında çok da uğraşmıyorum belki. Kafama göre diyorum da dünyada böyle çevirileri zor bulursunuz yani. (9.9 =P) Bazen de böyle. Hani en sevdiğiniz çevirmenden çok iyi bir romanı okuduğunuzu düşünün, zaten onu çok iyi yapanın…
-
Kafama Göre Şarkı Çevirileri #2 – “Empty – Ray LaMontagne”
Genelde kötü, ya da -hadi öyle demeyelim de- alışıldık sonlu dizi-filmlerin çok güzel müzikleri oluyor. Bilirsiniz işte, hani esas kız ile esas oğlan filmin sonunda buluşur. Biri ötekinin peşinden gider, yahut son anda biri kendine bile itiraf edemediği aşkını adeta herkese duyururcasına halka açık bi’ yerde (Tren garları, yahut havaalanları en ideal mekânlardır bunlar için.)…
-
Kafama Göre Şarkı Çevirileri #1 – “Paint the Moon – The Czars”
Selam melam, işte yine geldim. Geçenlerde bir arkadaşımla şalterlerin attığı bir barda biralarımızı yudumlar ve laflarken (ben yine çok konuşurken) artık 2018 yılında parçaların, daha doğrusu salt müziğin, bu sanatın ve dahası disiplinin başına gelen en acıklı şeyin, çok kolay tüketilebilmeleri; çok kolay yayılmaları, ve çok kolay bıkılmaları olduğunu söyledim. Üretimi oldukça güç olan bir…