İnsan ilişkilerinde “kendince” bir şeyler anlatırken hissettiğim o hafifliği ve anlaşılmayı çok önemsiyorum. Geçenlerde çok sevdiğim bir arkadaşıma işlerin nasıl olup da yine sarpa sardığını (ki bu da aslında dinlemesi en zevkli konulardan biridir ya, neyse) anlatırken aldığım yanıt “Büyü artık!” oldu. Onun çok da üstüne varmadan ettiği bu laf nedense bana çok dokundu. Buna…
Category: Değişim
Geçmiş Zaman Olur Ki #4 (Kendini artık tanıyamamak ve Eren)
Hem “kendimi tanımıyorum” demek bile kendimi tanımak değil mi zaten? Vay benim güzel kardeşim be. Bir süredir bildiğiniz gibi geçmişle yüzleşip eski yazılarımı okuyorum. Aslında daha çok eski beni hatırlamaya, gerçekten mutlu muydum yahut mutlu taklidi mi yapıyordum anlamaya çalışıyorum. Belki -varsa- güzel özelliklerimi hatırlatmaya, değişenlerin neden değiştiğini irdelemeye, kötüleri törpülemeye çalışıyorum. Belki de en…
Değişme İhtiyacı
İnsanlar değişim konusunda genellikle ikiye ayrılıyor. Bir taraf, insanın özünde hiç değiş(e)meyeceğini düşünürken (özündeyi ben ekledim, öteki türlü çok ahmakça geliyor çünkü kulağa) öte taraf da insanların sürekli bir değişim içinde olduğunu belirtiyor. Ben, ikisine de katılıyorum çünkü hep dediğim gibi hiçbirinizle döğüşemem. Ancak, burada unutmamız gereken şöyle bir durum var ki, biz insanlar topluluk…