Ama…

Birinin bu öyküyü uydurmuş ya da bulmuş olma ihtimali var. Ama… buna rağmen gerçektir.

  • Kısa Kısa #28

    Kısa Kısa #28

    *Filmlerdeki yemek sahneleri beni çok güldürüyor. Buz gibi olmuş yemekli sahnenin bin seferde çekilmesi elbette berbat bir durum tüm set çalışanları için ama aktörlerin hiçbir zaman o yemeği ağzına atmamaları, attılarsa da yanağının bir kenarında tutmaları, tutmuyorsa da bir lokmayı bin saat çiğnemeleri ve hatta -biraz da utanmazca- sanki dişlerinin arasına kaçmış gibi ucuz numaralar…

    Devamı

  • Füruzan, Arda Sedefçigil ve Okumak

    Füruzan, Arda Sedefçigil ve Okumak

    Son zamanlarda yaptığım en popüler şakam liseye gidene dek nasıl da bir fanusun içinde yetiştiğim, benden olmayanları nasıl hiç mi hiç bilemediğim ve bütün bunları öğrenince yaşadığım o hayli uzun aydınlanma süreci üzerine olan… Görece hâli vakti yerinde, İstanbullu, Atatürkçü ve Sünni iki ailenin tek torunu. Bu yüzden hayatım boyunca pek bir zorlukla karşılaşmadım desem…

    Devamı

  • Bilinsin: Buzzati’nin “Tatar Çölü”nde Alışmak

    Bilinsin: Buzzati’nin “Tatar Çölü”nde Alışmak

    Uzunca bir süredir en sevdiğim basketbolcunun Isiah Thomas olduğundan şu yazımda bahsetmiştim. Belki kendisi için ayrıca özel bir yazı yazarım ama konumuz bugün o değil, kendisinin “Let it be known” (bilinsin) paylaşımları. Ben de bir yandan kırismısınızı niyaz ederken, internette bilhassa -tamamı- paylaşılmamış ya da üzerinde çok durulmamış alıntılardan “bilinsin” diye bahsedeceğim bu blogda. İlk…

    Devamı

  • Moby Dick’te Astroloji, Before Sunset ve bir Sabahattin Eyüboğlu klasiği

    Moby Dick’te Astroloji, Before Sunset ve bir Sabahattin Eyüboğlu klasiği

    İnsanların türlü türlü, kendine özgü iyileşme, daha iyi hissetme yöntemleri var. Bu durum özelinde başkalarından akıl alacağınız bir konu da yok ortada aslında. Herkese kalk bi dışarı çıkalım, yürüyüş yapalım fikri iyi gelmeyebilir. Kimisi için güzel bir temizlik yapmak olabilir bu iyi hissetme, kimine oje koklamak, kimine de spor yapmak belki. Bana, benim ruhuma ise…

    Devamı

  • Kısa Kısa #27

    Kısa Kısa #27

    *Bir romantik komedide mi görüldü, ilk kim çıkardı bunu hiç bilmiyorum ama 30’larında ya da -a yaklaşan hanımlardan sürekli duyduğum “hihihihih, hâlâ genç gösteriyorum, kulübe girişte kimliğimi sordular” övünmesi lütfen azalarak bitsin. Yine sorumluluğu ben üstleneyim: Kimse bu dediğinizin yaşandığına inanmıyor. Hiç de o kadar genç göstermiyorsunuz, ve dahi göstermemeniz de normal, çünkü o yaşta…

    Devamı

  • Tomris Uyar’ı Seviyorum

    Tomris Uyar’ı Seviyorum

    Hayat, yaşama, direnme kelimeleri ya da “her şeye rağmen” ile başlayan cümleler benim için bazen hiçbir şey ifade etmiyor. Gerçekten. Sıfır. İşte bu hiçbir şey ifade etmeme temelde içimde bulunan müthiş şakacı ve neşeli ve coş insanla o kadar çelişiyor ki, ruh hâlimde dalgalanmalara sebebiyet veriyor. Bu yüzden bir gün müthiş iyi hissederken ertesi gün…

    Devamı

  • Hangisi haklı, Hemingway mi, Maud Gonne mı?

    Hangisi haklı, Hemingway mi, Maud Gonne mı?

    Edebiyat dedikodularını, normal dedikodular gibi severim, hatta biraz daha çok severim çünkü Oscar abimizin dediği gibi: “Her dedikodu, kötü bir kesin bilgiye dayanır.” Bir şekilde okuduğum ve özellikle sevdiğim yazarların günlüklerini okumak beni inanılmaz keyiflendirir, hatta birçok yazarın günlükleri diyebilirim ki yazdığı ne idüğü belirsiz kitaplardan ihyadır. Mektupları eğer o “büyük” aşklarına değilse inanılmaz doludur,…

    Devamı

  • Tiyatrodan Nefret Ediyorum ve Senden De

    Tiyatrodan Nefret Ediyorum ve Senden De

    Bu hafta yine kültür mantarlığı yaptığım bir dönemi geride bıraktım, yani aslında hafta bitmedi evet, ama bana bu kadarı yeter. Pek sevgili “kardocum”un (asdfhugklg) baskısı üzerine IKSV kapsamında nefis bir filme gittim. Ve onun verdiği aşkla da, birkaç gün sonra dediği, “Talimhane Tiyatrosunda Lorca oyunu varmış, Kanlı Düğün, herkes geliyor, gidelim, sen de gel”ine karşı…

    Devamı

  • Bir: Sorun Etmek ve İki: Nereye

    Bir: Sorun Etmek ve İki: Nereye

    Geçenlerde arkadaşla sahildeydik. (“Arkadaşla”, kim bu arkadaş?!!!! Tanımazsın. İsmi ne!!111!!) İnsanın bilime veya sanata adayabilmesi için kendini, bir şeyleri sorun etmesi gerekir kendine, dedim. Sorun edilmeyen yerde ikisi de olmuyor. Biri, çocuğunu izlerken, aynada kendini ne zaman fark edeceğini “sorun eder”, ve bunun üzerine çalışmaya başlar, ve bu sorun edene eşlik eden bir beş kişi…

    Devamı

  • Olan Bitene Dair Hissettiklerim

    Olan Bitene Dair Hissettiklerim

    “Bir insanın kendisinden çok şey istemesini anlıyor ve onaylıyorum. Ama bu isteği başkaları üzerine de yayar, yaşamını iyi uğruna sürdürülecek bir “savaşa” dönüştürürse, bu konuda bir yargı vermekten kaçınırım; çünkü savaşa, eyleme, muhalefete en ufak değer vermeyen biriyim; dünyayı değiştirmeye yönelik her girişimin, sonunda savaşa ve şiddete yol açacağını bildiğimi sanıyorum, bu yüzden hiçbir muhalefet…

    Devamı

Translate »