Kısa hikâyelere yüklediğim anlamı anlatmaya bile kalkamıyorum. O kadar uzun ki, bir ara yazayım dedim yazamadım. Şiirde de, özellikle çeviri şiirde, çok güzel kıpkısa hikâyeler oluyor. Şiirli söylenmesi, çok yalın ve vurucu olması ve şiirden pek de nasibini almamış olması onları kısa hikâye havasına bürüyor. Bu da dünyadaki en tatlı şeylerden biri kesinlikle. Sizi sebepsiz…
Category: Şiir
Ahmet Erhan Anım
Geçenlerde sipariş verecektim internetten, yine kitap alacaktım. Bakarken kitaplara, imzalı olanlara da bakayım, dedim, Uygun bir şey çıkarsa alırım. Garip olan bu değildi. Ahmet Erhan’ın ilk şiir kitabının, ilk baskısının imzalısını gördüm. Dedim, Alsam mı almasam mı. Yine hayaller kurmaya başladım, dedim, Nasılsa ileride yazar olacağım, Ahmet Abi genç, alırım imzalatırım, hem de kendi adıma….
Tostoparlak Tavşan
Bir adam yuva edinmiş kendine gözleri ıslaklıkla çalınıyor diyor ki seni üzen ne? O sırada göğsünden rengârenk çizgiler kalkıyor susuyor bir çeşmeye varıyor su yerine kan içiyor, akan kanlar oluk oluk bir başka ciğere doluyor, bir adamı kurtarıyor kan bir bakış kazandırıyor, beriki çocuğuna sarılıyor -aferin ona.- Kan dağılıyor ve insan oluyor, kan insanı kaldırıyor…
Kısa Kısa #20
*Bir duvar yazısı: “THEY LIE, WE DIE” (“Yalanı söyleyen politikacılar, ölen biziz.” Espiri: “lie”ın iki anlamda da kullanabilmesinde. “Onlar yatışta, ölen biziz amk” gibi.) *Vurucu cümlelerin havası bir süre sonra sönerken, saf cümle yüz yirmi bin sene sonra da yaşayacaktır. *Yaşlı birinin, kendinden daha yaşlı bir kadını görünce “teyze” muhabbetine girmesi kadar sinir bozucu bir…
Bağlılık – René Char
— Kentin sokaklarında sevgilim var benim. Nereye gittiği önemli değil bölünmüş zamanın içinde. Artık sevgilim değil, herkes onunla konuşabilir. Artık anımsamıyor, gerçekte kim sevmişti onu? Bakışların dileğinde benzerini arıyor. Bağlılığımı yürüyor uçtan uca. Umudun resmini çiziyor, sonra da hafif, uzaklaştırıyor onu. Kendi istemese de ağır basıyor. Mutlu bir batık gibi dibinde yaşıyorum onun. Yalnızlığım…
Türkiye’de pek değeri verilmeyen dünyaca ünlü şairin birkaç kayıp dizesi
İnternette olmayan kayıtlarını yayınlayalım dedik bu güzel şairin; kim olduğunu bilenler kendilerine saklayabilir: “Yazık ki yok verebilecek bir şeyim sana tırnaklarımdan, kirpiklerimden, aşkımın erittiği piyanolardan başka ya da düşlerden başka, yüreğimden sel gibi boşanan, kara atlar gibi dörtnala, toza toprağa bulanık düşlerden, hızlarla belâlarla dolu düşlerden Yanlız öpücük ve gelinciklerle sevebilirim seni, yağmurun sırılsıklam ettiği çelenklerle,…
Bob Dylan’dan Turgut Uyar’a Doğum Günü Şarkısı – Yılgınlar Sokağı
Hem çok fazla değeri verilmediği, hem de pek şairane (işte aradaki göndermeleri filan yakalayacağınızdan eminim) olduğu için bu şarkıyı seçtim Turgut’uma, umarım sever. Veya dinleyip sevmiştir zamanında. Şimdi sen yaşadın, Bob da yaşadı ve diğer efsaneler de yaşadı ve öldüler veya ölmek üzereler ya… Siz bu dünyada “yaşarken” ben yoktum ya… Belki de hiçbir şeye…
Kısa Kısa (demin saydım) #13
*Başarı veya başarısızlık, özgüven kaynaklı bir alışkanlık. *Bir şey -genelde- okunurken anlamlı gelmez. Ancak kim onu bir yere yazar, tırnak içine alır ve size sunarsa… Aa bir de bakarsınız ki size de anlamlı gelmeye başlamış. Önemli olan ondan sonra anlamlı gelmeye başlaması değil maalesef. Ve ondan sonra anlamlı gelen şeyden de pek bir hayır geleceğini…
Patırtı Komedyası (Körleşme Vardiyasında Kaçamak Düşler)
Adı konulmamış bir yer burası Kahkahalar, nazlar ve kart hışırtıları, -El almaz, erkek almaz, kalbimi aman sakın almayın ha! -Rıfkııı! Sen ve ben artık Sen ben, ben sen olmuşuz İhtiyacımız yıldızların çok büyük olduğu çokça, Gecemizi aydınlattığı, Eksikliklerimizi gösterecek kadar aydınlık olmadığı bir yerin terası, Sessizliği bozan sadece deniz şırıltısı. Bardakların çın çın… -Höpürdetmeden içelim…
“Orhan Veli’nin Yanlışı”na ‘Ağıt’
Yapma be Cemalim yapma. Cidden kanattın içimi. Zaten hüzünlü bir gün. Olmadı bu. Orhan Veli veya Tevfik Fikret’e bir garezin mi varmış bilmiyorum ama… Yakışmamış. (Ben sadece Orhan Veli’ye değineceğim; daha çok bildiğim için.) Hani benim şiirlerini, mektuplarını zevkle okuduğum adam bunları yazmamalıydı bence. Hani, “Cemal’im sen bu şekilde şiirlerini bu kadar rahatça yazabiliyorsan, en…