“Sen nası güzel bir insansın Norah Jones?.!,” diye giriş yapmak isterim. Johnny Cash’in “tribute”unda sahne alan Norah Jones’dan geliyor “Home of the Blues” yorumu. Gitar da yakışıyor bu kıza, piyano da. Sese zaten laf yok. Hastası mıyım neyim bilmiyorum. “Sen nası güzel bir insansın Joaquin Phoenix” diye devam etmek isterim. Nasıl bir rol adamısın? Nasıl…
Mi tuuuu!
Sanırım Burak gibi ben de -hatta biraz kıskanıp- Natalie Portman saati filan yapmalıyım, onun Jose saatlerine karşılık. Şimdi bir video koyacağım; sanırım hiç İngilizce bile bilmeseniz Natalie’nin hareketlerine falan filan gülebilirsiniz. Hareketli, canlı bir “şey” senii. Marry me Natalie!
Yaşamak Yürek İster
Hayata kendi bakış açısını, kaleminden yansıtmayan bir adam Oscar Wilde. Olmak istediği kişileri, düşünceleri yansıtır hep. Kendi sevmediği duygularını mesela yazar ve “bunları yapmayın” der. Genelde, olumsuz bir karakter ya da bir “şey”den (ezilen mesela burada, kendi varlığı altında) bahsediyorsa kendisidir o. Nasıl söylesem bilmem: Hani düşünmek istediği tarzı yansıtır, kendini değil diyeyim -siz de…
İyi Ki Doğdun Al !
Bir önceki posta “Say hello to my little friend”li video’yu koymamın nedeni burada gizli. Eveet bildiniz; bugün adamımın doğum günü. 70 oldu be, tam 70. Söylemesi bile korkunç. Ama bu adam 70 ise ‘bizim 70’lik dedelerimiz ne?’ onu tam çözemiyorum işte (ki benim dedelerim öldü ya neyse.) Bir zamanlar beni esiri altına almış bu adam…
Natalie Portman’ın “Rap”i [Sansürsüz]
Sansürsüz kısmına bittim. Sanki malum sitelerdeki gibi oldu ama =)… “Saturday Night Live” isimli show programında rap yapan Natalie Portman “küçük şirin kız” imajından sıkılmışa benziyor. Ben bittim ya, hareketlerine filan ahaha. Daha çok sevdim kızı [kız diyorum hala dikkat!] Bu bir kurgu tabi ama süper olmuş, zamanı geldi sanırım bunu da paylaşmanın: interviewer:…
Gerçek Komedi Dükkanı
Bir zamanlar “Zaga” vardı hatırlarsınız. Orada -Avrupa Yakası’na gitmeden önce- Engin Günaydın vardı. İşte hem o zamanları hatırlamak, hem çok çok gülmek, hem de “Komedi Dükkanı”nın aslında nereden geldiğini, ilk kez kim tarafından yapıldığını hatırlatmak amacıyla koyuyorum bu videoları. Bol bol gülün efendim, ben çok eğlenmiştim.
Basil’in Sırrı
” -Evet, adı bu. Sana söylemek istememiştim. +Peki ama, niçin? -Ah! Anlatamam ki. Birini çok sevdiğim zaman adını kimseye söylemem. Sanki bir parçasını başkasına veriyormuşum gibi bir duyguya kapılırım. Gizliliği sever oldum. Bugünkü yaşayışımızı bize, gizemli, büyülü gösterebilecek bir şey varsa o da budur gibi geliyor bana.”
Gitmem Gerek
“İlişkiler daima muğlak olduğu için… Ve iletişim kurmakta sürekli başarısız olduğum için… Suç bende olmasa bile kendimi suçlamaya devam ettiğim için… Her başarısızlık beni kendimden, çocuklarımdan ve senden daha da uzaklaştırdığı için… Bütün bu nedenlerden ve daha bilemediğim pek çok nedenden dolayı… Dinlemem gerek. Her zamankinden daha çok etrafıma bakmam gerek. Gitmem gerek.”
Madem ateşin var, ne duruyorsun karanlıkta?
“Gecenin Öteki Yüzü” adlı eski TRT dizisinden… Bu video ise daha önceden bu blog topraklarında son cümlesi “günün sözü” olarak kullanılmış olan “Masumiyet” filminden. “Ama bu sefer başka güzel orospu. Oranın şarkıları gibi…”
Doğum Günü (Jim Carrey&Zooey Deschanel)
Vay anam vay neler dönmüş serhat ya demek istiyorum. Jim Carrey abimiz 48, Zooey Deschanel kızımız da 30 olmuş. Hatırlarsanız bu ikili Yes Man de birlikte rol almışlardı, doğum günleri de aynıymış tesadüf… Jim’ in yerinde olmak için neler vermezdim demiştim o zamanlar hey gidi…(gerçi Zooey ile kim karşılıklı oynarsa oynasın hep diyorum ben bu cümleyi…