Eczacılık. Daha doğrusu eczanecilik. Hiç anlam verememek bir yana, ne yaptıklarını da tam olarak çözebilmiş değilim. Para kazandırdığı kesin ancak kazandırdığı paranın ne kadar okumayla ilgisi var onu çözemiyorum. Bir insan doktorun yazdığı yazıyı anlamak için eczacı olmaz ya da bu onu eczacı yapmaz hatta yapmamalı. Gibi.
Gidiyorum eczaneye, şu şu şu ilaçlar. Tık basıyor kırmızı traş makinesi gibi bi’ şeyle barkoda:
“14.25,” diyor ve bazen de “nakit mi, kartla mı?” diye ekliyor. Hepsi bu olayın. Yani bildiğin market, bakkal vb. gibi.
Bunlara eminim çok alınıyorlardır ama ne yapayım, çıkar yolu yok. Mantıksızlık abidesi bir fakülteleri var, bitiyorsun, okumayı söküyorsun, yanına iki stajyer alıp dükkanı açıyorsun sonra da yandaki veterinerle tavla filan oynuyorsun. Çok tuhaf cidden. Esnaf bildiğin. Okumuş esnaf.
Not: Ha, ikinci sıra kim dersen kuyumculuk derim. Adam limon alıp-satar manav olur, altın alıp-satar kuyumcu olur. Büyük harflerle. O da esnaf, bu da. Algımız gerçekten çok kapalı ve garip.
Düşünüp düşünüp işin içinden çıkamadığım bir şey bu da. Ama haklısın.
Sanırım bu ara anlamı olan mesleklere taktım. Gerçi para kazandıran hangi meslek anlamdır onu bilmiyorum bak, neyse.
Not: Cümleyi 'neyse' ile bitirmekten de nefret ederim halbuki.
cidden de öyle.
NEYSE.
Ahahahhhahahhksdjsaklfneysejklfmglhkd